28 Mayıs 2011 Cumartesi

değişim-dönüşüm

Artık kendimi anlayamıyorum. Bu kadar dengesiz olunmaz herhalde. Çok içki içmekten midir yoksa artık kafayı mı yemektendir bilemiyorum...
Yalnız şöyle de ilginç bir şey var. Kendimi anlayamazken insanları çok daha rahat anlayabiliyorum artık. Daha dogrusu hiç birşeye şaşırmıyorum. Herkesten herşeyi bekle derler ya, aynen o moddayım. Farklı gelmiyor artık bana insanlar.
"ERASMUS hepimiz çok değiştirdi arkadaş", diye bir konuşma geçti dün mutfakta yapılan partide çok sevdiğim bir arkadaşımla aramda. Hakikaten öyle. Burda herkes çok farklı. Herkesten aynı şeyleri duyuyorum : " Noldu abi bize? , I was not like this before Erasmus, I'm not a this kind of person actually, bunları Türkiye'de yapsak neler olur acaba?" diye uzayıp gider bu cümleler...
Ilginç valla çok ilginç. Bu kadar dengesiz olunmaz ki! Duygularım aşırı derecede değişken. Anlamıyorum anlamıyorum. Eskiden de böyle dengesizdim ama artık uç seviyelere geldi. Hayırlısı diyelim herşeyin bir çözümü vardır.

Karnım da nasıl gurulduyor yanımdaki kız korkup kaçacak şimdi hahaha :))

22 Mart 2011 Salı

yine yeni yeniden

Yeniden burdayım :) nasıl özlemişim canım blogum benim! unutmustum yazmayı açık açık soyleyim şimdi..
gurbet ellerde boyle oluyormus! ne zamandır aklımada yazmak ama ne hesabıma ulasabıldım ne de bısey.
Erasmus maceram tam gaz devam ediyor :) 6 aylık macera oldu sana 10 ay! Buralar benim memleketim gibi olunca uzatmaya karar verdim.Cok sey gordum cok sey yasadım.Eylülde yazdıklarımı okudugum zaman, bana ne kadar yabancı geldiğini farkettim.Kendi kendime ne kadar yabancı geldiğimi....
Suanki halimi cok daha fazla sevdiğim kesin.Kendimi buldum burada.Sanki artık evim burasıymıs gibi geliyor.Odam... Canım odam... Yerim ben onu :) O kadar cok seviyorum ki her kosesini ayrı susledim :) 3 kişi paylassakta kendi partım sanki evimmiş gibi.ÇOK SEVİYORUM ÇOOOOK!!!! İyiki burdayım iyiki geidim Erasmus'a.Neler neler yazcam buraya ama bugun degil simdi su hesabıma bi bakmam ve yarınki sınavıma calısmam lazım.Ah ah hayat cok güzel arkadas :)

12 Eylül 2010 Pazar

gidiyor muyum şimdi gerçekten?

Gece gece ne hüznü kapladı böyle içimi?
Son günüm bugün ...O kadar gitmek isterken birden midemde bir bulantı başladı,bir huzursuzluk kapladı içimi.Önce annem geldi aklıma,sonra sevgilim...En zoru onlardan ayrı kalmak olacak sanırım.Aslında ben bağlı yaşamayı sevmem.İç içe olmak,devamlı bir "mıç mıç" durumu beni boğar..Kısaca beraber yaşama durumu bana ters galiba...
Yani annem yanımda olsun ama aynı evde yaşamayalım.Sevgilim yanımda olsun ama benim alanıma girmesin.Sürekli arayıp sormasın.Rahat olsun herşey,basit olsun.Ben istediğimde gelip gideyim,arayıp sorayım.Kimse alınmasın,gücenmesin,hesap sormasın.Gerek yok!Böyle küçük hesaplarla uğraşamayacak kadar kısa hayat...Böyle yaşamak bana zor geliyor açıkçası.Ya insanlar anormal ya ben =))
Ya da bende "biz" olamama sorunu var.Sevmiyorum hayatıma çok müdahale edilmesini,burcumun özelliğinden midir nedir =)
Sıkıntıya gelememek belki de en doğru tabir.Kışın bile bir parmak pencereyi açıp yatarım.Daral gelir boğuluyorum zannederim!
Bu yalnızlık bana iyi gelecek iyi.Biraz kendimle başbaşa kalmam gerek.Hiç yalnız kalamıyorum artık içimdeki Ben'le.Hep birileri var içimde,kafamda...Hep bir olay döngüsü birşeyler birşeyler!Şimdi bile bunaldım!
Neyse neyse sakinliği korumak gerek.Bu 6 ayda sakinliği öğrenmeliyim.Çok gerildim çok çok çok!Bundan sonra herşey güzel olsun,güzel olmalı...
Yarın Türkiye için tarihi bir gün.Önce referandum!Tabii ki oylarımız sonuna kadar HAYIR!Umarım artık adalet yerini bulur.Tabii yine elektrikler kesilmezse =))
Sonra da 12 dev adam!Şu Amerika'yı bir yensek daha ne ister bu millet?=) Çoğu insan Amerika'yı alt etme hırsıyla izleyecektir maçı eminim =))
Dünya barışı olsun en iyisi canımmm gerisi boş =))



Not : Konu nereden nereye gelmiş.En iyisi uyumak sanırım...                                                                       











                                                                                                                                                                 

11 Eylül 2010 Cumartesi

deli başıma gelenler !

Yine benim başıma gelen saçma sapan olaylar serüveni...
Pazartesi sabahı gidiyorum,tam ohhh tüm işlerim halloldu derken akılsız başım sayesinde iki kartımı da atm'ye kaptırıyorum!Alkışlar lütfen!!!
Bu kadar salak olmayı nasıl becerir bir insan acaba???"Hadi birini kaptırdın diğerini niye kaptırırsın???" derler adama değil mi?
Hah işte o başarı bana değil,sevgili babama ait!Neymiş?Kendi kartını başkasının eline teslim etmeyecekmişsin!
Neyse en azından kartlardan birini kurtarabildik.Diğeri gitti tabii.Pazartesi gidiyorum onun işlemlerini nerden halletcem?
İki ayağım bir pabuca girdi gitme günüm yaklaştıkça..Bir de odamın halini görseniz ,bomba düşmüş gibi.Hatta görün.
Yok yok vazgeçtim.Bu kadar berbat bir odayı kişiliğime hakaret olarak algıladım bir anda =)
Neyse misafir geliyormuş gidip yardıma koşmalıyım...
İlerde benim evime misafir falan gelmesin yahu dışarda buluşalım ya da o gün evde ne yemek varsa kabul etsinler.Ne o öyle sabahtan akşama kadar hazırlık yapmalar falan?Hiç gelemem öyle alengirli işlere...

10 Eylül 2010 Cuma

en çokta bavetteyi özleyeceğim=((

Kaşarlı mantarlı, üzerinde mantar sosu gezdirilmiş spagetti...Mmmm en sevdiklerimden!Aslında ben spagettinin her türünü severim.Ama Barilla yassı spagetti (bavette) yi tek geçerim.Tadı bi başka güzel sanki.Yumuşacık  ve ince.Hamur yığını gibi gelmiyor ağıza.Ne zaman çiğnedin ne zaman yuttun farketmiyorsun.Ruhu olan kişilikli gıdalardan biri bavette.Tabii pişirende de ustalık olması gerekiyor =)
Mantar!Ah benim güzel mantarcıklarım.Nasıl güzel bir tattır sizinki!Ne kadar faydalı bir besinsiniz!Bayılıyorum sizi yemeye...Bir de bavetteyle bütünleşince astral seyahate çıkıyorum sanki =)Ayrıca kaşar ve mantar sosu da olmazsa olmazımız.Pul biberi de unutmamamak gerek.Böyle bir lezzet olamaz!
Amaaaa bu yemek yapıldıysa asla yanında yoğurt olmadan yenmemeli.Hem çok faydalı hem de spagettinin yanında süper gidiyor.Ben Yörüksüt Köy Yoğurdu'nu tercih ederim hem katkısız hem de tadı mükemmel.Unutmadan,günde 3 öğün yoğurt yemek göbekteki yağların %22 sini eritmeye yardımcı oluyormuş.
İşte benim şaheserim !!!!




Acaba orda rahat rahat bavette bulabilecek miyim?Bulsam bile yapacak bi mutfağım olacak mı?İNŞALLAH!!!
Püfff şimdi bu bulaşıkları kim yıkayacak?!

9 Eylül 2010 Perşembe

dönüm noktası

Galiba gerçekten gidiyorum ben...

Hep istediğim şey de buydu zaten.Herkesi,herşeyi arkamda bırakıp uzaklaşmak...Hiç bi zaman kendimi bi yere bağlı hissetmedim.Kaplumbağa gibiyim aynı..Evim sırtımda gibi..Bir iki parça eşyam olduktan sonra her yer evim olcakmış gibi..
Gidiyorum çünkü ; sıkıldım bu şehirden! Başkalarının hayatlarını konuşmaktan başka işleri olmayan boş insanlardan..Evde,dışarda gördüğüm aynı yüzlerden,telefonda duyduğum aynı seslerden..Facebookta can ciğer kuzu sarması şeklinde davranıp,yolda gördüğünde suratını çeviren maskelerden...Ha tabii bir de Erasmus'u kazandım.Bu da küçük bi ayrıntı =)
Babaannem "kızııım ne işin var elin gavurunun memleketinde?" deyince "belki de orda beni bağlayacak birşeyler vardır babaannecim" diyorum.Anlamıyor ama beni pamuğum =) "Bize gel ak mayam bizde herşey var" diyor hala gitmeme engel olacak bi neden bulduğunu düşünürcesine..Canım benim =)
Köklü değişimlere ihtiyacım var hayatımda.Eski ben, andaki beni boğmaya başladı..Bakalım bu 6 aylık macera beni nirvanaya ulaştıracak mı?Beraber göreceğiz...
Hoşgeldiniz hayatıma =)